Bibliyoterapi
‘Yaşamda Yedi Dönemde Bir Meydana Gelen Yakın Tehlikelerden Nasıl Kaçınabiliriz?’- Marsilio Ficino’nun ‘Yaşam üzerine 3 kitap’ eserinden
From ‘L’Origine de tous les Cultes’, by Charles-Francois Dupuis. Paris, 1794.
*
Çeviri: Nalan Özkan Lecerf
‘Gökbilimciler sırayla günün saatlerini bir bir ilgili gezegenlere dağıttıklarına; benzer şekilde haftanın yedi günü oluşturduklarına ve henüz doğmamış bebekte (cenin) gezegenlerin işlevlerini aylar bazında organize ettiklerine göre bizler neden aynı işlevleri yıllara göre düzenlemeyelim? Anne rahmindeki bebeği ilk ay Satürn ve son ay Ay yönetirken, bebek doğduktan sonra düzen tersine işlemeli ve Ay ilk yılını, Merkür ikinci, Venüs üçüncü, Güneş dördüncü, Mars beşinci, Jüpiter altıncı ve Satürn yedinci yılını yönetmeli, devamında da bu düzen yaşam boyu kendini tekrar etmelidir. Bununla birlikte yaşamın her bir 7 yıllık döngüsünde bedende çok büyük ve çok tehlikeli bir değişim meydana gelir, çünkü hem Satürn genel anlamda insanoğluna yabancı gelir hem de idare birden bire en yüksek gezegen olan kendisinden gezegenlerin en alt basamağında yer alan Ay’a geri döner. Yunan gökbilimciler bu yıllara dönüm noktası der, biz ise bu yılları ‘yönü olmayan’, ‘basamaklı’ veya ‘otoriter’ olarak tasvir ederiz. Gerçekten de hastalıklarda gezegenler her gün büyük ölçüde nemin veya doğanın devinimini aynı düzenle yönetir, bu yüzden de aynı kaidede herhangi bir yedinci gün kritiktir – yedili dönemin ortasında yer aldığı için dördüncü gün için de aynı şey söylenebilir. Buna göre yaşlılık dönemine doğru adım atarken bunların sektesine uğramayıp yaşamını uzatmak istersen yedi yılda bir kesinlikle bir astroloğa danışmalısın. Bu krizin seni hangi yönde tehdit ettiğini öğren ve devamında ya bir hekime git ya da sağduyulu ve ölçülü ol. Ptolemy bile bu çarelerle yıldızların tehditlerinden kaçınabildiğini itiraf etmiştir. Hatta bir çiftçinin toprağın bereketini çoğaltabildiği gibi bu yolla yıldızların vaat ettiklerinin çoğaltılabileceğini ekledi.’
‘Pietro d’Abano birçok sav ve Aristo, Galen ve Haly’nin (Haly Abenrudian a.k.a. Ali Ibn Ridwan) delilleriyle bir insanın doğal ömrünün sonu başlangıçta önceden ayrıntılarıyla belirlenmediğini, ancak yıldızlar veya maddi şeylerle uzağa veya yakına (bunu savunur) kaydırılabildiğini söyler. Söz konusu yazar ve savlardan hareketle doğal ölümün bile sadece astrologların haritalarıyla değil aynı zamanda doktorların korunmasıyla ertelenebileceği kararına varır. Bu konularda epey kafa yorduk. Doktorlardan hangi diyetin sana uyabileceğini ve astrologlardan hangi yıldızın sana iyilik ettiğini öğrenmenin o kadar zor olduğunu düşünme. Bu yıldızın konumu ve Ay ile ilişkisi iyiyse sana iyi geleceğini öğrendiğin şeyleri birleştir. Şansla değil de yaşama gücüyle ileriki bir yaşa gelenlere de kulak vermekten çekinme. Bunun yanı sıra Ptolemy ve gökbilimin diğer profesörleri belirli yıldızların altında belirli taş ve metallerden yapılmış görüntülerden faydalanarak zengin ve uzun bir yaşam vaat eder.’
*
Aynı konuyu ele alan ve Antoine Court de Gebelin tarafından kaleme alınmış olan ‘Monde Primitif’ eserinden: Cilt 1, ‘Allegories Orientales’, 89.sayfa:
‘…/… Beryte (Birut, Beroe, Libanon’daki Beyrut’un özgün adı), Armoni’nin tanrıçası Evren’in kaderlerinin kazınmış olduğu yedi yazıta sahiptir: Her biri bir Gezegen’in adını taşıyor. İlki Ay; ikincisi Merkür; üçüncüsü Venüs; dördüncüsü Güneş; diğer üçü ise Mars, Jüpiter ve son olarak Satürn.’
‘…/…Burada Mısırlıların, Pisagorcuların, Eflatuncuların yedi gezegeni, aralarındaki ilişkileri ve genel olarak Yedi rakamını temel alan Evren’in Armonisi’ne yönelik felsefi yaklaşımlarını görüyoruz. Nonnus Mısırlılarla aynı aranjmanı paylaşır: Güneş iki dörtlünün başlayıp sona erdiği dördüncü pozisyondadır. Bu, Keldaniler’in kendileri ve Mısırlıların arasına yerleştirdiği Magi’nin sistemiyle eşittir.’
***
Bir yanıt yazın